Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Eylül, 2022 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

KAİNATIN AYNASIYIM Post Kalkınmacı Kalkınma ve Çevre Eleştirilerine Yerli Bir Katkı.

    Malthus bu gidişle doğanın bir gün tükeneceğini 1798’de yayımladığı meşhur eserinde öngörmüştü zira insan nüfusu geometrik, doğal kaynaklar ise aritmetik olarak artıyordu. İnsan ve doğa arasına giren bu mesafeyi kapatma arayışı iki asrı aşkın bir zamandır devam ediyor. Her ne kadar kalkınma yazınında çevre konulu başlıklar gündemin üst sıralarında ancak 1980’li yıllardan itibaren kendine yer bulmaya başlamış olsa dahi kalkınma yazını başından itibaren çevre konuları ile yakından ilişkili olageldi. Kalkınmanın ekonomik büyüme ile eş anlamlı olarak kullanıldığı dönemde doğal kaynakların nasıl kullanılacağı ve dağıtılacağı sorusu kalkınmanın tanımına ve nasıl ölçüleceğine dair yönteme etki ediyordu. Modern kalkınma yazınının 1950’den 2020’ye uzanan 70 yıllık serüveninde kalkınmanın ilgi alanı salt niceliksel bir değerlendirmeden niteliksel olana doğru bir genişleme gösterdi. Bu süreç birbirinden keskin bir biçimde ayrılmayan ve birbirine eklemlenerek, iç içe geçerek ilerl...

Sen Dünyayı Kurtar Analar Çorba Kaynatıyor...

  Başkasını bilmem ben yemeklerden en çok çorbaları severim. Serde var çorbacılık. Her memleketin çorbası kendine güzel. Tahıl memleketinde tahıl sebze memleketinde sebze. Tarhanası, yoğurtlusu, ayranlısı, mercimeği, mısırı, yarması, unu, yarpuzu, nohutu, pirinci…Kim ne almışsa toprak anadan yine topraktan bir çanağa koyup suyunu yağını ekleyip ateşe sürüyor. Üzerinde dumanı tüttü mü, kaşıkla gitsin.   Bosna'nın Tarhanası (trahana) Şuraba. Tuzlu, yağlı, bol sulu. Fakiri buğdayı kaynatsın, zengini yahniyi, paçayı. Ne fark eder, ağız tadın iştahın olsun yeter. Keyifle yenen tarhana bal dan tatlı. İlla lebeniye, ezo gelin, paça, bey, düğün, analı kızlı arama domates, havuç, pancar, karalahanadan da olur. Ha sade suya ha et, tavuk suyuna çorba sıcak olsun yeter, bir de neşe olsun, çoluk çocuk, dostlar olsun sofrada. Yanında da gevreğinden ekmek, biraz turşu, biber varsa günü kurtardın demektir. Kurtarmak az gelir ucuzundan ziyafete kondun, yumul gitsin.   Evi ev yapan...

Muhafazakâr Ruh Hali

  Oğlanın eline bir liste tutuşturmuşlar okuldan. kalem defter, şu bu, kırtasiye. Sözlükler de var. Birkaç kitapçıya baktım boy boy çeşit çeşit sözlük. Mesele kelimeler olunca müşkülpesentliğim tutuyor. Sözlükleri karıştırdım hangisini alsak acaba, birini bıraktım diğerini aldım o vakit farkettim ki memlekette sözlük almak da zor iş. Yazmasını siz düşünün. Her sözlük politik ideolojik bir nesne imiş meğer, geç anlamışım. Kelimeler üzerinden dünya görüşünüz, yaşam biçiminiz şekilleniyor. Demek ki bu sözlük işi mühim. Dilci, edebiyatçı büyükler söyler dururdu da kalın kafama bir türlü girmezdi. Dil düşünce ilişkisi, dil devrimi, dil siyaseti vs. Demek bu iş ilkokuldan başlıyormuş. Yenilikçi miyiz yoksa muhafazakâr mı? Kelimelere yüklediğimiz anlamlar, kelime tercihlerimiz bu sorunun cevabıyla ilişkili imiş. Aydınlanmış hissettim kendimi birkaç gün. Geçer.   Dost sohbetlerinde “muhafazakâr ruh hali” diye bir ibare geldi geçenlerde dilime. İnsan konuşurken kelimelerin, kavraml...